Kurucumuz Tamer Kutsal’ın kaleminden İşitder’in tarihçesi:

Dernek Başkanımız Ersin Oray bir vefa örneği göstererek İşitder’in Kurucu Başkanı olan benden anılarımı aktarmamı rica ettiği andan itibaren, bunca yaşanmışlığı sınırlı sayıdaki satırlara nasıl sığdıracağımı düşünmeye başladım. Öyle çok anı var ki anlatılabilecek.. Dedim ki en iyisi İŞİTDER’in neden, niçin, nasıl kurulduğunu anlatmaya başlamadan önce, İŞİTDER’den önce ne yapıyorduk? Onu anlatmalıyım öncelikle dedim. Böylelikle şimdi gelinen noktayı çok daha iyi değerlendirebilmek ve ne kadar mesafe alındığını çok daha iyi anlayabilmek imkanını buluruz diye düşündüm.

İşitder Öncesi

90’lı yılların başları, Nişantaşı’nda bir işyeri; Ali Müderrisoğlu’nun başkanlığındaki toplantıya katılan İşitme Cihazı İthalatçıları; Michel Benyakar, Suat Karabeyoğlu, Yılmaz Gümüşlügil ve aralarında en genç olanlarımız Dilek Telliağaoğlu ve ben bir masa etrafında bir araya gelmişiz, muhtemelen yaşadığımız bir sorunu nasıl çözebileceğimizi konuşuyoruz. O yıllarda İşitme Cihazı İthalatçıları, SSK ve Emekli Sandığı gibi Kurumlar ile sözleşme imzalarlardı. Emekli Sandığı işitme cihazı için bir limit öder, SSK ise ithalatçı firmalar ile imzaladıkları anlaşma gereği TL bazında hazırlanan listeleri onaylar, daha sonra kur artışından dolayı oluşan farkları yıl içinde 3 kez öderdi. İşte sektörü bir araya getiren, sadece kurumlar ile zaman zaman yaşanan sorunları gidermek için görüş alışverişinde bulunmak düşüncesiydi. Bu toplantılar genellikle İstanbul’da yapılıyordu. Alınan karara göre de Ankara’ya gidilmesi gerekiyorsa aramızdan birkaç arkadaş temsilci olarak seçilerek gönderiliyordu. Bazen de Kurumlar tüm firmaları Ankara’ya çağırıyor, o zaman da toplu olarak Ankara’ya gidiliyordu. Bunları yapıyorduk yapmasına, ancak farklı sektörleri temsil eden dernekleşmiş grupların kurumlar nezdinde daha farklı muamele gördüğünü de izliyor ve sadece sorun çıktığında toplanarak sorunu çözmeye çalışan ticari firmalardan oluşan bir topluluk görüntüsü vermiş olmaktan üzüntü duyuyor, ciddiye alınmadığımızı düşünüyorduk. Bu konumumuz uzun süre bu şekilde devam etti.

Resmi Kurumlar İle Çabalar 2000’li yılların başına geldiğimizde bir taraftan İşitme Cihazı İthalatçı Firmaları çoğalıyor ancak Pazar aynı kaldığı için yıllık satış rakamları arzulanan seviyelere bir türlü ulaşamıyordu. Ayrıca AB Uyum Yasaları gereği İşitme Cihazı İthalatçılarına birtakım zorunluluklar getiriliyor, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Hizmet Yeterlilik Belgesi, TSE Satış Sonrası Hizmetleri Yeterlilik Belgesi, sonraları Sağlık Bakanlığı İşitme Merkezleri Yönetmeliği gibi uygulamalar sektör olarak yaşadığımız sorunları daha da büyütüyordu. Bizler yine her fırsatta bir araya gelerek toplanıyor, aramızda temsilciler seçerek Ankara’ya gönderiyor ve yaşadığımız sorunların üstesinden gelmeye çalışıyorduk. Tüm bu sorunlarla boğuşurken ithalatını yapmış olduğumuz İşitme Cihazının ne olup ne olmadığının yetkililer tarafından iyi bilinmiyor ya da bizler tarafından yeterince anlatılmamış olduğunu fark ettik. Buna örnek olarak; TSE Satış Sonrası Hizmetleri Yeterlilik Belgelerimizi “Teşhis Amaçlı Laboratuvar Malzemeleri Standartları” üzerinden vermiş ve Servislerimizde yapılan denetlemeler sırasında mevcut standart gereği servislerimizde “Alyen Anahtar Takımı, Servis Çantası, İngiliz Anahtarı” gibi sektörümüzle ilgili olmayan pek çok malzemeyi görmek istemişler ve bir türlü ikna olmamışlardı. (Rahmetli Tarık Köroğlu ile defalarca yaptığımız TSE Ankara ziyaretlerinin sonuncusunda artık çaresiz kalınca kulağımdaki CIC işitme cihazını çıkarıp ilgiliye göstermiş ve bu cihazın tamiri için neden İngiliz anahtarı istiyorsunuz diye sorunca kendisini ikna edebilmiştim, sonunda İşitme Cihazına uygun bir standardın hazırlanması görevini alarak oradan ayrılmıştık.) Aktarmaya çalıştığım bu süreç içinde yaşadığımız olaylar karşısındaki hareketliliğimiz; SSK, Bağkur ve Emekli Sandığı gibi kurumların SGK ismi altında toplanması sonrasında yaşadığımız hareketliliğin yanında çok sönük kalır. Artık bizler de daha sık toplanıyor, daha çok Ankara’ya gidiyorduk, neredeyse bayi ziyaretinden çok daha fazla sektör seyahati yaptığımız bir döneme girmiştik. Bu toplantılar ve seyahatler sırasında birkaç arkadaşımızın diğerlerinden daha fazla özveri gösterdiğini, taşın altına daha çok elini soktuğunu söylemeden geçmek çok büyük haksızlık olur. Neşe ve espri kaynağımız Tarık Köroğlu (A.R.E.), deneyimlerinden yararlandığımız yolculuklarımızda hikayelerine doyamadığımız Cemal Seymen (A.R.E.), bir bilenimiz Hürol Erişçi, o günlerdeki Ankara temsilcimiz Ersin Oray, katılımları ve destekleri ile her zaman yanımızda olan Sinan Gümüşlügil ve Memet Ateş.. Bu arkadaşlarımla birlikte yaptığımız seyahatler sırasında yaşadığımız o kadar çok güzel anı var ki bu satırlara sığmaz.

İşitder kuruluşu İşte, İŞİTDER düşüncesi de yaptığımız bu sayısız seyahatler sırasında filizlendi ve yeşerdi. Çünkü hepimiz biliyor ve inanıyorduk ki artık sadece sorun olduğunda toplanarak çözüm arayan bir topluluk olmak yerine;

İşitme cihazı ithalatı, mümessilliği, toptan satıcılığı konusunda faaliyet gösteren tüm kişi ve firmaların, bu alandaki çalışmalarını koordine, teşvik ve disipline eden; işitmenin korunması, işitme problemleri, işitme cihazları hakkında toplumu doğrudan veya dolaylı yollardan bilinçlendirmek için çalışan, işitme cihazı satışının gelişmiş ülkelerdeki standartlara uygun olarak, etik ve bilimsel kurallar çerçevesinde yapılmasını sağlamak amacını taşıyan

bir topluluk haline gelmemiz gerekiyordu.

Toplantılarda bu düşüncelerimizi açtığımız diğer ithalatçı arkadaşlarımızdan da büyük destek alınca, ki her birine teşekkür borçluyuz, geriye kuruluş çalışmalarını başlatmak kalıyordu.. Kolları sıvadık ve tüzüğümüzü hazırlayarak, Tamer KUTSAL, Tarık Köroğlu, Hürol Erişçi, Selmin PİRALİ, Yelten YILDIZ, Memet Ateş, Ersin Oray’dan oluşan 7 kişilik Kurucular Listesini oluşturarak 6 EKİM 2006 tarihinde resmen kurulduk.. O günler de 23 firmaya ulaşarak sektörün % 95’ini kapsayan İŞİTDER, OCAK/2007’de ilk Genel Kurulunu yaparak yıllardır özlemini çektiği kurumsal yapıya kavuşmuş oldu.

Değerli İşitder Üyeleri,
Kurucusu, Kurucu Yönetim Kurulu Üyesi, ve sağ olsunlar layık gördükleri Kurucu Başkanı olmaktan büyük onur ve mutluluk duyduğum İŞİTDER’in kuruluş hikayesini kısaca aktarmaya çalıştım. Sizler de takdir edersiniz ki kuruluşa giden yol bu kadar kısa ve dikensiz değildi tabi ki. Ancak varsa yaşanmış olumsuzluklar unutulmalı ve hepsi o günlerde kalmalı. Bizler hep birlikte başardık ve 13 yılı geride bıraktık.. Yukarıda ismi geçmeyen arkadaşlarım lütfen alınmasınlar saydıklarım benim yol arkadaşlarım. Ben bu yolda en küçük bir çabası olan arkadaşlarım da dahil olmak üzere kuruluşuna kadar yaklaşık 25 yıldır büyük bir özveri ile sektör için vakit ve nakit harcayan tüm arkadaşlarımıza, Kurucular Kurulunu oluşturan arkadaşlarımıza ve ilk Yönetim Kurulunda omuz omuza çalışma şansına eriştiğim, desteklerini her zaman yanımda hissettiğim, daha da önemlisi birbirimizi hiç kırmadığımız arkadaşlarım Tarık Köroğlu (A.R.E.), Hürol Erişçi, Memet Ateş ve Ersin Oray’a çok teşekkür ediyor, aramızdan ayrılmış tüm büyüklerimizi ve arkadaşlarımızı rahmetle anıyorum.

Tamer Kutsal

İŞİTDER Kurucu Başkanı